Dolu Dolu Geçen VI. Yetenek ve Zeka Kongresi

VI. Yetenek ve Zeka Kongresi geçtiğimiz ayın sonunda yapıldı. Zeka Gücü Projesi kapsamında yaptığımız çalışmaları katılımcılara anlatmak son derece heyecan vericiydi. Dolu dolu geçen iki günü, Yetenek ve Zeka Kongresi’nde edindiğim deneyimleri sizlere aktarmak istiyorum.

Ben ve ekip arkadaşım Gamze Baş ile birlikte Turkcell Zeka Gücü Projesi’ni kongreye katılan akademisyen, öğretmen, öğretmen adayı, öğrenciler ve eğitime gönül vermiş bini aşkın katılımcıya anlatmak için oradaydık. 41 konuşmacı ve bini aşkın katılımcı ile müthiş bir atmosfer ve deneyimdi.

VI. Zeka ve Yetenek Kongresi her sene olduğu gibi bu yıl da hayatın birçok alanından bilgi ve deneyimlerini aktaran değerli konuşmacıları ağırladı. Çeşitli katılımcı kitlesine hitap eden kongrede, ilgi alanınıza göre dilediğiniz sunuma ve uzman eğitmenler tarafından yapılan sınırlı sayı ve kontenjandaki atölyelere katılabiliyorsunuz.

 

Kongredeki ilk gün;

ODTÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Özgül Yılmaz Tüzün, ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Verşan Kök, Uğur Okulları Genel Müdürü Nevzat Kulaberoğlu, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı, Türkiye Zeka Vakfı Başkanı Emrehan Halıcı ve son olarak Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ziya Selçuk’un açılış konuşmalarıyla katılımcılara hitap etti.

Açılış konuşmasının ardından, ana salonda yapılan konuşmalara paralel olarak ayrı salonlarda atölye çalışmaları yürütüldü.

Konferans salonunun girişinde bir etkinlik alanı hazırlanmıştı. Burada Turkcell Zeka Gücü Projesi olarak büyük bir stant kurduk ve katılımcılarla iki gün boyunca buluştuk. Hem projemizi anlattık hem de projemizle geliştirilen çalışmaları öğrencilerimiz kendi dillerinden anlattılar.

 

Neden Zeka ve Yetenek Kongresi? Neler anlatıldı?

Kongredeki panellerin tamamı zekanın ve yeteneğin insanın bütünlüğü içerisinde değerlendirmemiz gerektiğini vurgulayan konuşmalardı. Yüksek potansiyele sahip çocukların sadece yetenek ve zekâlarıyla değil kişiliklerinin bütününün desteklenmesi ve değerlendirilmesi yönünde çok önemli paylaşımlar gerçekleşti.

Türkiye’nin çeşitli kurumlarında öğretmenlik ve eğitim yöneticiliği yapan konuşmacılar ise bilginin yanında yetenek ve zekâ için eğitimde odaklanması gerekilen kilit nokta olduğunu vurguladı. Yetenek ve zekânın sadece üstün derecede sahip olanlar için değil herkes için önemli olduğunu vurguladılar.

 

Turkcell Zeka Gücü eğitmenleri olarak neden oradaydık?

Turkcell Zeka Gücü Projesi, Milli Eğitim Bakanlığı’nın himayesinde zekâ, yaratıcılık, liderlik kapasitesi veya özel akademik alanlardan birinde veya birkaçında yaşıtlarına göre yüksek düzeyde performans gösteren “özel yetenekli” öğrencileri desteklemek için geliştirildi. Zeka Gücü özel yetenekli öğrencilerimizin eğitim gördüğü MEB Bilim ve Sanat Merkezleri’nde (BİLSEM) çocuklarımızı geleceğe hazırlayan bir sosyal sorumluluk projesi.

2016 yılında 7 ilde başlayan proje, 2018 yılı başı itibarıyla 27 şehir 33 laboratuvarda binlerce öğrencinin ilk kez robotik ve kodlama ile tanışmasını sağladı. Ben ve ekip arkadaşım Gamze Baş bu illeri gezerek öğrenci ve eğitimcilerle buluştuk ve buluşmaya devam ediyoruz.

Geleceğin üretici ve kodlayabilen bireylerini bugünden yetiştirmek amacıyla geliştirilen bu sosyal sorumluluk projesini anlatmak için en doğru yerlerden biriydi bizim için Yetenek ve Zeka Kongresi.

2017 yılında Turkcell Zeka Gücü projesi kapsamında Ankara Yasemin Karakaya BİLSEM‘e Zeka Gücü Laboratuvarımız kuruldu. Buradaki ilk öğrencilerimiz ve öğretmenleri Esra Hanım bizlerle birlikte kurulumdan bu yana yapmış oldukları projeleri sergilediler.

 

Kongredeki ikinci gün;

Erken saatlerde başlayan paneller ve paralel olarak açılan atölye çalışmaları ile ikinci güne hızlı bir başlangıç yaptık. İki gün boyunca çok yoğun katılımcı gruplarına projemizi anlattık ve öğrencilerimiz çalışmalarını sergilediler. Katılan, bizi dinleyen tüm insanların övgü dolu sözleri ve yoğun ilgisiyle dolu dolu iki gün geçirmenin mutluluğu içindeydik.

Zeka Gücü Projesi kapsamında hazırladığımız Maker ve Kodlama Kiti’ni tanıtma fırsatı bulduk ve bu çalışmalara gönül veren eğitimcilerimize kitlerimizi hediye ettik. Türkiye’nin dört bir tarafından gelen katılımcılara hem kitlerimizi hem de projemizi anlattık.

Güzel geçen iki gün, binlerce katılımcı, duyduğumuz yüzlerce övgü dolu sözlerle güzel bir kongreyi geride bırakıp İstanbul için dönüş yoluna koyulduk.

Uçağa bindiğimde dinlediğim konuşmacıları, koca bir çanta dolusu aldığım broşür ve kitapları, tanıştığım yeni akademisyen, öğretmen, eğitim yöneticilerini düşündüğümde meslek hayatıma yeni ve güzel deneyimler kattığımı fark ettim. Döndükten sonra da paylaşımlarımızı sürdürebileceğim yeni insanlar tanımış oldum. Gelecek yıl düzenlenecek kongre için birlikte projeler geliştirebileceğim dostlar edindim.

Şimdiden çalışmalara başlamak lazım. 🙂