Serial.print(“Merhaba Artistanbul”);

Merhaba, ben Sena Akyıldız. Artistanbul’daki ilk haftamda neler yaptım?

İlk iş… İlk blog… İlk patron… İlk iş arkadaşları… Ee haliyle hoşçakal özgürlük, hoşçakal rahatlık, hoşçakal sorumluluk sahibi olmama bilinci. Elbette bu söylenenlerin hiçbiri olmadı. Daha işgününe başlamadan, ekibe son katılmanın telaşını yaşarken ofise adımınızı atar atmaz sıcak, neşeli ve tatlı bir ortam sizi karşılıyor. A’dan Z’ye tüm ekibin mizah yönünün yüksek olması, “Acaba mülakatta alan yetkinliğinden sonra aranan ikinci nitelik bu mu?” diye bir soru işareti bırakmıyor değil akıllarda. Hemen arkasından da tatlısız yaşayamayanlar derneğine üye olmak. Hemen hemen her gün bir neden vardır tatlı yemeye Artistanbul’da, olmasa da bir şekilde itinayla oldurulur. 🙂

Artistanbul, sadece ekibiyle değil yaptığı işlerle de özgün bir yazılım ofisi. Kurumlara özgür yazılım çözümleri sunduğu gibi bir de eğitim kadrosu ile özel yetenekli çocuklara kodlama ve tasarım eğitimi vererek, yaratıcılık ve potansiyellerini kullanarak geleceğin parlayacak olan yıldızlarına basamak oluyorlar. Böylesine geleceğe yön veren bir projenin içinde olmayı kim istemez ki!

Bu kadar enerjisi yüksek bir ekiple çalışacak olmak, elbette işe başlamak için heyecanlanmaya fazlasıyla yeterliydi. İlk olarak programlamayla arası kötü olanların bile uğraşmaktan zevk alacağı, kullanımı için sadece Google hesabı isteyen App Inventor programıyla başladım. Sürükle ve bırak yöntemiyle eğlenceli bir arayüzü olan Android uygulama geliştirme programı, bu yola adım atmak için mükemmel bir uygulama. Bu uygulamayla mobil oyunlar tasarlayabilir, kendi uygulamalarınızı yaratabilirsiniz. Aklınıza gelen çılgın fikirleri duyar gibiyim, hemen uygulamaya geçirmeye ne dersiniz?

 

İlk hafta neler yaptım?

Artistanbul’da yaz ayları ekip içi eğitim projeleri yapılıyor. Dolayısıyla da lisans eğitimim zamanında temel giriş yaptığım Arduino ile bu bir hafta fazlaca haşır neşir olur oldum.

Peki, bu Arduino nedir? Arduino için kısaca Maker’lığın, robotiğe adım atmanın hayat damarıdır diyebiliriz. Bu geliştirme kartıyla, temel bir C bilgisiyle mikrodenetleyicimizi programlayabilir ve çevresiyle etkileşim halinde olan elektronik ve robotik uygulamalar geliştirebilirsiniz. Kısa zamanda ‘Merhaba Arduino’ uygulamasından kendi robotumu yapacak duruma geldim diyebilirim. Engelden kaçan robot, akıllı otopark sistemi ve LCD ekran aracılığıyla çiçeğimiz hakkında nem bilgisi veren uygulamalar, yaptıklarımdan birkaçı. Uzaktan kumandalı araba, drone, temel ev otomasyonu, sumo robot ve niceleri en popüler Arduino uygulamaları arasında yer alıyor. Daha büyük projelerle buluşmak için sabırsızlanıyorum.

Bir yandan da çalışmalarınıza ara ara mola vermenizi sağlayan ofisimizin prensesi nam-ı diğer Yaz Gülü’nü de unutmamak gerek. Yaz Gülü, ofisimizin her an her yerden çıkabilecen, ilgiden hiç bıkmayan sevgi arsızı ponçik kedimiz. Şimdiden ilerde yapacağımız projelere ilham kaynağı oldu diyebiliriz. Neden Yaz Gülü’nün de servo kontrollü bir kedi yemleme sistemi olmasın ki?

Naçizane ilk hafta deneyimlerimin sonuna geldik. Bir sonraki blog yazımda görüşmek dileğiyle :).