Herkese merhabalar, ben Hilal Güngör. Abant İzzet Baysal Üniversitesi Matematik bölümü mezunuyum. Artistanbul ailesine Eğitim Teknolojileri Uzmanı olarak çok hızlı bir giriş yaptım.
İş görüşmemi yaptığımın ertesi günü büyük bir proje toplantısı için Artistanbul’un yolunu tuttum. Yapılması gereken büyük, güzel ve beni de heyecanlandıran bir proje vardı. Dolayısıyla işe girişimin ikinci gününde projeye de hızlıca giriş yapmış oldum. Bir yanda İstanbul’un kedileriyle simgeleşen; kültür, sanat, tarih dolu sokaklarıyla en güzel semtlerinden biri olan Cihangir’de çalışıyor olmak diğer yandan da Artistanbul’da çalışıyor olmaktan keyif alıyorum.
Yeni bir işyerinde ortama uyum sağlamak veya kaynaşmak biraz vakit alabilir, ancak Artistanbul’da durum hiç de öyle değil! Henüz bir ayımı yeni tamamlamama rağmen uzun zamandır burada çalışıyormuş gibi hissediyorum. Bir kısmını daha önceden tanıyor olsam da dahil olduğum ekipteki arkadaşlarıma sıcak karşılamalarından dolayı bir kez daha teşekkür ederim. Güzel proje ve güzel arkadaşlıklarla beraber tam olarak bir ayımı tamamladım. 🙂
Ben Hilal Güngör, Artistanbul’da neler yapıyorum?
Daha önce de birçok sosyal sorumluluk projesinde farklı alanlarda gönüllülük faaliyetlerinde bulunmuş biri olarak, burada yaptığımız işin benim için ayrı bir değeri var. Üzerinde çalıştığımız proje, aynı zamanda Türkiye’nin dört bir yanında yürüteceğimiz bir sosyal sorumluluk projesi. Burada yoğun çalışıyor, çalışırken keyif alıyoruz. Yaptığımız işin manevi değeri ise her şeyin çok ötesinde. Kısaca projeden de bahsetmem gerekirse; Twin Kiti’ni kullanarak projeler tasarlıyoruz. Tasarladığımız projelerle çocuklar, kodlama, elektronik, 3B tasarım ve yenilikçi düşünme gibi birçok alanda çalışacaklar. Dönem sonunda ortaya harika projeler çıkacağına inanıyorum!
Değerli şeyler demişken ofiste bulunan “Geri Dönüşüm” kutularımızdan da bahsetmek istiyorum. Ofiste yediğimiz, içtiğimiz her şeyi kağıt, plastik, metal ve cam gibi ayrıştırıyoruz. Ayırdığımız atıkları haftalık geri dönüşüme gönderiyoruz. Kendi adıma şunu diyebilirim: Gün sonunda doğaya daha az zarar verdiğim, diğer canlıların yaşam hakkına bir nebze de olsa saygı duyduğum için her gün vicdanım rahat bir şekilde ayrılıyorum ofisten.
Kahve kültürü Artistanbul’da güzel!
Artistanbul ile ilgili en çok keyif aldığım şeylerden biri de tabii ki kahve oryantasyonumdu! Çok az kahve tüketen biri olarak ben, ilk haftamda Gamze ve Onur’dan soğuk kahve oryantasyonumu aldım. İkinci haftadan sonra da soğuk kahve bağımlısı haline geldim. İlk blog yazımı ise Türk kahvemi yudumlayarak yazıyorum. 🙂 Buraya gelen herkes bir gün kahve içmeye başlıyor, benimki biraz hızlı bir başlangıç oldu!
Artistanbul ailesini merak edenler, tanımak veya katılmak isteyenler için umarım fikir veren ve keyifli bir yazı olmuştur. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere!
