Turkcell Zeka Gücü Projesi, Türkiye’nin dört bir yanında Zeka Gücü Laboratuvarları kurmaya kaldığı yerden devam ediyor! Pandemi dolayısıyla uzunca bir süre zorunlu olarak ara verdiğimiz eğitimlerimizin bu seneki ilk durağı, Ardahan oldu.
Ardahan BİLSEM’e Zeka Gücü Laboratuvarı Ağustos 2021’de kuruldu. Biz de teknolojiyle donatılmış bu sınıfta eğitim vermek için 28 Eylül sabahı yollara düştük.
Ardahan’da bizi heyecanla bekleyen öğrencilerimize ulaşabilmek için önce Kars’a ulaşmamız gerekiyordu. İstanbul Havalimanı’ndan, Kars Harakani Havalimanı’na indiğimizde Anadolu havalimanlarıyla tanıştığımızdan habersizdik. Zira on adımda bagajlarımıza, on adımda çıkışa varmıştık! Ovaları, öbek öbek köyleri, büyükbaş hayvanları ve atlarla dolu yolları aşıp Ardahan’a vardık.
Bizi Ardahan’a ayak basar basmaz kurum müdürü, Sevgili Elif Kıral karşıladı. Şehir merkezine vardığımız o ilk gün; yol boyunca gördüğümüz dağların tepesindeki karın soğuğunu hissetmiştik. Güneşin ısıttığı yollardan geçip BİLSEM’e uğrayarak beş gün boyunca eğitim vereceğimiz laboratuvarı ziyaret edip son kontrollerimizi yaptık.
Zeka Gücü eğitimlerinin ilk günü
İlk güne öğrencilerimizin meraklı bakışları arasında “Turkcell Zeka Gücü Projesi nedir? Biz kimiz?” ile başladık. Ardından öğrencilerle kısa bir tanışma etkinliği yaparak eğlenceli ve son derece hareketli bir şekilde herkesin ismini öğrenmiş, birbirimize ısınmış olduk.
Maker kültürü, özgür yazılım ve beş günlük eğitim planımız hakkında öğrencilere bilgiler verdikten sonra, önceden hazırlamış olduğumuz Arduino devre elemanlarını dağıttık. Temel seviye uygulamalardan başlayarak, çeşitli sensörlerin kullanımlarını içeren uygulamalar ile günü sonlandırdık.
Eğitimin ilk gününü tamamlamış olsak da gün bizim için bitmemişti. Kura Nehri’nin kıyısındaki Ardahan Kalesi’ni ziyaret etmek istemiştik ki, üzerindeki yazıyla geçici süreliğine kapalı olduğunu öğrendik. Biz de kalenin dışında, nehir boyunca temiz havayla dolu mutlu ciğerlerimizle yürüdük.
Eğitimin ikinci günü
Robotik ve Kodlama Kiti ile Arduino uygulamalarına devam ettiğimiz ikinci günde; park sensörüyle araç geçiş uygulaması, dijital/analog termometre, yağmur sensörü, joystick, servo motor gibi farklı sensörlerin kullanıldığı uygulamalar yaptık. Günün sonunda Scratch’te çok iyi olduğunu iddia eden öğrencilerimizle, eğitimimizin son gününde bir oyun turnuvası yapmaya karar verdik. Herkesin oyununu hazırlamak için birbirinden destek alması beni sevindirmişti. Birbirimize karşı, birbirimizle!
Ardahan eğitiminin üçüncü günü
Okulda bulunan 3D yazıcıları yakından inceleyerek başladığımız bir eğitim sabahına, üç boyutlu tasarım yapmak için bilgisayarlarımıza geçerek devam ettik. Zeka Gücü LMS’te Tinkercad eğitimi ile genel bilgiler edindikten sonra, programın ara yüzünden bahsetmiş ve artık örnek uygulamaları yapmaya hazır hale gelmiştik! Her öğrencimiz Tinkercad’i daha önce az da olsa kullanmıştı. Farklı teknikleri öğretmek için hazırlamış olduğumuz örnekleri (kar tanesi, zeka küpü, kahve kupası, telefon tutacağı) sırasıyla birlikte yaptık.
Eğitimin dördüncü günü
Öğrencilerimiz tüm gün Zeka Gücü sınıfında bulunan Lego Spike, Lego Mindstorms, mBot ve Codey Rockey ile çalıştı. O gün onların keyifli bir öğrenme ortamı içinde olduğunu hissetmek hiç de zor olmadı. Parçaları birleştirip bütüne ulaştıktan sonra kodlamasını yaptıkları robotları birbirlerine tanıttılar. Lego Spike ile dans eden robot, şemsiye taşıyan robot, kartların renklerine göre hava durumunu söyleyen Codey Rockey, ışığı algıladığında çalışan mBot bunlardan sadece birkaçıydı…
Eğitimin beşinci günü
Her gün azar azar yaptıkları, hatta eve gidince dahi devam ettikleri Scratch projelerinin eksiklerini öğrencilerimiz son gün tamamladılar. Eğitim sonunda Elif Hoca’mızdan “Velilerim, çocuklar eve geldiklerinde yine bilgisayara geçip kodlama yapıyor.” minvalinde bir cümle duymanın bizi mutlu edeceğinden o an habersizdik. Herkes oyununu tamamladığına göre… Sıra birbirimizin oyununu oynamakta ve geri bildirim vermekte! Öğrencilerin yapıcı ve yerinde yorumlarını şaşkınlıkla karışık bir hayranlıkla dinledim. Oyunların bir sonraki versiyonlarında bunları dikkate alacaklarını söyleyen öğrencilerimizden yeni projelerini bizimle paylaşma sözünü de aldık.
Eğitimin son dakikalarına yaklaşırken, beş gün boyunca beraber olduğumuz öğrencilerimizle haftanın değerlendirmesini yaptık. Umarız onlar için faydalı ve keyifli bir beş gün olmuştur…
Eğitimin son günü pazar gününe denk geldiği için o gün öğlene kadar çocuklar ile beraberdik. Öğleden sonra Elif Hocamız ve ailesiyle birlikte Ardahan’a sadece bir saat uzaklıktaki Artvin – Şavşat’a gittik. Evet, bir saatte şehir değiştirdik! İstanbul’da evden ofise 1,5 saatte gittiğimi yol boyu kendime ve etrafımdakilere hatırlatıp durdum fakat kısa sürdü… Çünkü “kartpostal gibi” manzaraları görünce o sessizlikte sadece nefes alışımı hissetmek istedim.
Dönüş vakti
Geldiğimiz gibi gitmek için sabah erkenden yola çıkarak, Kars merkeze vardık. Kars’a yolumuz düşmüş ve vaktimiz de varken orayı gezmek istedik.
Kars Kalesi, On İki Havariler Kilisesi (Kümbet Camii), Taş Köprü, Hasan Harakani Türbesi; Kars Kaz Evi, Boğatepe Köy Mandırası…
Dönmeden kısa bir mola vermek için son durağımız Katerina oldu. Kars Kalesi’nin eteğinde, Kars Çayı’nın yanı başında şahane bir yapının bahçesinde, Artistanbul’un kahvelerinin yanından bile geçemeyeceği; ama içimizi ısıttı diye de hor göremeyeceğimiz bir fincan kahveyi telaşsız yudumladık.
Ardahan benim sadece şehir dışında verdiğim ilk eğitim yerim değil, şehrin tüm soğukluğuna rağmen içimi ısıtan insanlarla tanıştığım bir yer oldu. Sevgili Elif Hocam’a misafirperverliği ve samimiyeti; öğrencilerime de bitmeyen merakları ve fark yaratan soruları için teşekkür ediyorum.
Ardahan BİLSEM’in kaleminden de eğitimimizin nasıl başladığını ve nasıl bittiğini okuyabilirsiniz.
Bir sonraki blog yazımda görüşmek dileğiyle!
Geribildirim: Zeka Gücü Projesi Türkiye’nin En Güneyinde! - Artistanbul